İyileşmiş hastalardan alınan ve Covid-19’a karşı antikor içeren plazmayla kritik durumda olan hastaların tedavisine destek verilmeye başlandı. Kızılay, kendisi de doktor olan bağışçıdan, ilk plazma bağışını aldı. Koronavirüsü yenen Dr. Kürşat Demir, “Ben bu bağışı bir vatandaşlık görevi olarak görüyorum” dedi. Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık ise “Koronavirüsü yendikten sonra 14 gün geçen bütün kahramanlarımızı, cephede savaşan diğer hastalarımızın da kahramanı olmaya davet ediyoruz” diye konuştu. Kınık, bağışçıların haftada bir, toplam 3 sefer plazma bağışlayarak 6 koronavirüs hastasına umut olabileceğini söyledi.
Koronavirüs’ü yenen ve gönüllü bağışçı olan sağlık çalışanı Op. Dr. Kürşat Demir, Kızılay’ın ilk plazma bağışçısı oldu. Dr. Demir’den alınan plazma ağır durumdaki vakaların tedavisine katkı sağlayacak. Türk Kızılay Orta Anadolu Bölge Kan Merkezinde yapılan bağış işlemi canlı olarak yayınlandı.
Plazmaferez denilen aferez sistemiyle, kanın içinden 400 ml plazma alındığını belirten Kınık, “Çok sayıda koronavirüs hastamız, yaklaşık yüzde 98-99 oranında iyileşiyor. İyileştikten sonra bu savaştan çıkmış bünyenin içinde çok sayıda savaşçı bulunuyor. İyileştikten sonraki 14. günde bu savaşçılar vücutta en üst seviyeye çıkıyor. Daha sonraki 3 hafta boyunca da bu antikorlar kanda en yüksek seviyede seyrediyor” dedi.
Bir iyileşen hasta, altı hastanın umudu oluyor
Kınık, “Koronavirüsü yendikten sonra 14 gün geçen bütün kahramanlarımızı, cephede savaşan diğer hastalarımızın da kahramanı olmaya davet ediyoruz” dedi. Kınık, bağışçıların haftada bir, toplam 3 sefer plazma bağışlayarak 6 koronavirüs hastasına umut olabileceğini söyledi ve şöyle devam etti:
“Bağışçılarımızın hastalığı geçirdikten sonraki 14. günü bizim için çok önemli. Biz iyileşmiş vatandaşlarımızı 14 gün sonra, kan verme şartlarına sahiplerse Kızılay’ın kan merkezlerine bekliyoruz. İyileşen bir hastadan 400 ml kan alıyoruz. Özellikle yoğun bakımlarda tedavi görenlere fazla yükleme olmasın diye bir hasta için önerilen doz 200ml. Bu 400 ml kan, yoğun bakımda kritik durumdaki 2 hastaya şifa oluyor. Böylece 3 hafta boyunca iyileşen her bir kişiden alınan plazma bağışları toplamda 6 hastanın umudu oluyor.”
İyileşen bağışçıların ayaklarına gidilecek
Sağlık Bakanlığı’nın şu an için iyileşen 400 hastanın bilgisini kendileriyle paylaştığını belirten Kınık, İyileşme oranlarının en fazla görüldüğü 10 ilde bu kişilerin ayaklarına kadar gidileceğini söyleyerek şöyle devam etti:
“İstanbul, Gaziantep, Trabzon, İzmir, Ankara, Adana, Bursa, Samsun, Antalya ve Denizli ilerimizdeki merkezlerde bağışlar alınacak. Bu 10 ilimizi başta olmak üzere iyileşmiş hasta sayımız ilerleyen günlerde geometrik olarak artacak. Uyguladığımız testlerin miktarı arttıkça semptom göstermeden hastalığı atlatmış olanların da farkına varılacak. Şu anki kapasitemizle günde 750 bağışçımızdan plazma alabileceğiz. Kan vermek isteyen bağışçılarımız bizimle temasa geçtikten sonra şartları uygunsa kan verebilirler. İyileşmiş bütün kahramanlarımızı cephede savaşmakta olan diğer hastaların da kahramanı olmaya davet ediyoruz” dedi.
Devlet bütün masrafları karşılıyor
Sağlık Bakanlığı’nın bir bekleme listesi oluşturduğunu ve toplanan plazmaların bu listeye göre hastalara ulaştırılacağını belirten Kınık, “Devletimiz bu tedavinin bütün masraflarını karşılıyor. Bu işi Sağlık Bakanlığımız yönetecek. Bizler de onların gösterdiği noktalara bu dağıtımları yapacağız. Bağışçılarımızın biraz daha fedakârlık yapmasını bekliyoruz. Kesinlikle kendi sağlıkları için bir risk yok. Kanver.org’da konuyla ilgili bütün soruların yanıtlarını bulacaksınız. Öte yandan kan, acil değil sürekli ihtiyaç. Kan olmazsa hayata devam edemeyecek insanların, yavrularımızın ihtiyaçları devam ediyor” dedi.
Kızılay’a teşekkür
Koronavürüsü atlatarak ilk plazma bağışında bulunan Dr. Kürşat Demir ise şunları söyledi:
“Hastalık süreci 3 hafta önce çeşitli semptomlar ile başladı. Kırgınlık halsizlik gibi şikayetlerim oldu. Böyle olunca örnek vermem gerektiğini düşündüm ve tomografi çekildi. Koronavirüsle uyumlu bulgular çıktı. Geçici karantina odasına alındım. Örnek verdim ve pozitif çıktı. Tedirginlik yoktu diyemem. Süreci direk yaşamış olmam insanlardaki tedirginliği anlamamı sağladı. Ben bu bağışı bir vatandaşlık görevi olarak görüyorum. Kızılay’a çabaları için teşekkür ederim. Sağlık Bakanlığı’nın belirttiği kurallara herkesin uyması gerekiyor.”