Şanlıurfa’da 2 yıldan beri balık sektöründe hizmet veren Yasin Çiftçi, balıkta hijyen ve tazeliğin çok önemli olduğuna ve vatandaşlara sunumda kaliteli hizmetin ve uzmanlığın önemine dikkat çekti.
Su Ürünlerinde tazeliğin ve uzun sure muhafaza edilebilmesi için bazı işlemlerden geçirilmesi gerektiğini belirten Okyanus Balıkçılık Satış Danışmanı Yasin Çiftçi, su ürünlerinin yapısından dolayı diğer etlere oranla daha hızlı bozulmakta olduğunu ve bu nedenle su ürünlerinin daha dikkatli bir şekilde muamele edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Şanlıurfa da 20 yılı aşkın bir süredir balıkçılık sektöründe bulunduğunu belirten Çiftçi, Su ürünlerinin muhafazası için çeşitli teknikler mevcut olduğunu ve teknolojinin ilerlemesi ile konserve, soğutma, dondurma, paketleme ve benzeri işlemler ile balığın tazeliğini muhafaza ettiğini söyledi.
Çiftçi, daha fazla tüketici kitlesine hitap edebilen ve daha fazla kabul gören bir ürün sunabilmenin önemine dikkat çekerek; “Ürünün görünüşü, tazeliği, kokusu, uygunluğu, besin içeriği ve diğer özellikler işleme tekniğini etkiler. Balığın ürün olarak dağıtımının yaygınlaştırılabilmesi için raf ömrünün uzatılması şarttır.
Balığın tazeliğini korumak için en önemli koşullar, temizlik, ortamı soğuk tutma ve hızdır. Temizlik, balıkla uğraşan kişilerin temizliği ve balığın temas ettiği alanların temizliğini kapsar. Balıkların bozulmasına neden olan mikroorganizmaların kaynağı olarak, birincisi balığın yaşamış olduğu ortamdan ikincisi ise avlama sonrası balığın temas ettiği yerler oldukça önem arz eder” dedi.
Balığın pişirilme teknikleri
Balık pişirme tekniklerinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Yasin Çiftçi, ızgara ve tavada kızarma konusunda vatandaşlara püf noktasını anlattı. Çiftçi; “Izgaranın, en doğal ve sonucu en lezzetli balık pişirme şeklidir. Izgara yapacağımız balığı kayık tabağa koyup üstüne zeytinyağı dökülmeli. Izgaraya atmadan önce yağın içinde bir iki kez çevirelim. Balıklar büyükse iki yanına bıçakla çizikler atarsak içinin daha iyi pişmesini sağlarız.
Balıklar çok çabuk pişer. O nedenle balıkları alevli ateşte değil de orta ateşte pişirelim. Kömür ateşi alevli olursa, balığın kuruyup yanmasına, tat ve lezzetinin de kaybolmasına neden olur. Derisi yanmadan balığın ızgaradan alınması gerekir. Ama içinde de en küçük bir pembelik görülmemesi lazım. Büyük balıklar pişerken içi çatalla kontrol edilebilir. Izgara yapacağınız balığı asla una bulamayın.
Balık kızartmanın inceliklerini su şekilde anlatabiliriz. Öncelikle balığı tavaya koymadan, yağın uygun sıcaklığa gelmesini beklemeliyiz. Şayet kızgın hale gelmesini beklemeden tavaya dizersek, balıklar yağı çekecek, rengi soluk, eti çok gevşek olacak. Dolayısıyla balıkların görüntüsü kötü, sindirimi de fazla yağ çektiğinden zor olacaktır.
Pişen balık kapak yardımı ile tabağa aktarıldıktan sonra tekrar yeni bir tabağa daha aktarılır. İstersek tabağın içine kâğıt peçete serip balığı peçetenin üzerine koyabiliriz. Bu sayede kızartma yemekten kaçınan insanlara da kızartmanın zevkini tattırmış olursunuz.” dedi.
Haber: İbrahim UYGUR