ABDULLAH YİĞİT-İSTANBUL
Anadolu Birliği Partisi Marmara Bölge Başkanı Hayati Murteza, Kanal7haber Haber Müdürü Gazeteci Abdullah Yiğit `e Sağlıkta İnanç ve Koruyucu Tıbbın Önemini Anlattı.
Murteza, Devlet politikaları belirlenirken inançlarımıza uygun sağlık politikaları yapılmasının ekonomik açıdan da bize faydalı yönleri olması beklenir.
Artan sağlık masraflarının tek sorumlusu, gelişen teknoloji ve tıbbın yeni ve pahalı teşhis, tedavi yöntemleri değildir. Ciddi bir israf da söz konusudur. Gereksiz yapılan tetkikler ve gereksiz kullanılan ilaçların ekonomiye yükü ciddi boyutlara ulaşmıştır. Sağlık alanındaki tüketim ve kalite ile ilgili problemlerimiz ancak bizim, sağlıklı beslenme ve inanç değerlerimize uygun yaklaşımlarla büyük ölçüde çözülebilir. Sağlıkta ihtiyaçlar hızla artarken hızlı çözümlere ulaşılması konunun tabiatı gereği mümkün olamamaktadır.
Bu da orta ve uzun vadeli planlamanın zamanında ve doğru yapılmasının ne kadar önemli olduğunu gösterir ve ülkemizde sağlık planlaması alanında güvenilir ve yetişkin uzmanlara büyük ihtiyaç olduğunu gösterir. Bizlere düşen, ALLAH tarafından nimet olarak verilen sağlıklı bedenimizi, sağlıklı beslenip, sağlıklı bir yaşam şekliyle sürdürmek. Sağlıklı yaşamın anahtarı, tedavi olanaklarının artırılmasından çok sağlıklı kalabilme şartlarının oluşturulması ile ilgilidir.
Yaşamın başlamasıyla elde edilen sağlıklı ve işlev gören bir beden en önemli zenginliktir. Özellikle son birkaç yüzyıldaki değişimler, yaşam tarzımızda değişkenliklere neden olmuştur. Önceleri sebze ağırlıklı ve genel olarak düşük kalorili doğal beslenme düzeni varken, Günümüzde karbonhidrat ağırlıklı, yüksek yağ oranı içeren, kalorili, sentetik ve genetiği bozulmuş hormonlu beslenme düzenine geçilmiştir ve daha sadanter bir hayat yaşanmasına rağmen, günlük alınan toplam kalori miktarı rafine gıdalar nedeniyle oldukça yükselmiş ve toplum sağlığı bozulmuştur.
Ülkemizde yeterince yapılmayan doğal tarım ve hayvancılık, devlet yönetim politikaları sayesinde dibe vurmuş, dışarıdan ithal edilip getirilen genetiği bozulmuş hormonlu gıdaları halka yedirerek toplum sağlığı bozulmuş ve ilaç sektörüne bağımlı hale gelmiştir.
Bu da toplum yapısını olumsuz yönde etkileyip, her yönüyle sağlıksız bir toplum yaratılmaya çalışılmaktadır. Yapılması gereken aslında çok basit, Devlet tarım ve hayvancılığı (Çiftçiyi ) destekleyip,(yakıt, makina v.b gibi) üretkenliğin arttırılması yönünde ciddi çalışmalar yapması gerekiyor. Eğer bu çalışmalar yapılır ise köyden şehire değil, şehirden köye göç başlar ve ulu önder ATATÜRK ‘ün dediği gibi, köylü şehirlinin efendisi olur, gelecek olan yeni nesil sağlıklı bir yaşam sürdürür, eski sağlıklı günlere geri döneriz.
Yüz yıllar önce Bizans’ın dediği Osmanlı hasta algısının yıkılması, devleti yönetenlerin ülkelerini sevip, ülke çıkarları ve menfaatleri doğrultusunda kararlar alıp, halkın refah ve sağlıklı yaşam koşulları çerçevesinde hayatlarını sürdürebilmelerini sağlamak, hak, hukuk ve adaletli bir yönetim sergilemeleri gerekmektedir.
Kısaca bir an önce özümüze dönüp, bu vatan için canlarını severek veren ecdatlarımızın emanetine sahip çıkıp, toplum olarak çok çalışıp medeni milletler seviyesine ulaşmalıyız.
Haydi, TÜRKİYE hep birlikte, el ele yeni umutlara yelken açmaya varmayız.